Amerika'da Karayip Denizi'nde bir ada ülkesidir. Küba'nın doğusunda yer alan Hispaniola adasını Dominik Cumhuriyeti ile paylaşır ve adanın batı kısımdadır. Yüzölçümü 27.750 km² olan ülkenin nüfusu 10 milyon (2009), başkenti Port-au-Prince'tir.
Haiti'nin asıl yerli halkı Arawak (ya da Taíno)'lardır. Kristof Kolomb'un 1492'de yeni dünyanın keşfinden sonra adaya Hispaniola adı verilmişti.
17. ve 18. yüzyıllarda adanın bugünkü Haiti olan 3'te 1'lik batı kısmı Fransız deniz korsanlarının eline geçti. Fransızlar burayı İspanyol ve İngiliz gemilerini taciz etmek için kullandılar. Daha sonra, Saint-Domingue adını verdikleri adanın bu kısmında şeker ve kahve üretimine başladılar.
Fransız İmparatorluğunun 18.yüzyıldaki en zengin sömürgelerinden biri haline gelen Saint-Domingue, 1780'lerde Avrupa'da tüketilen şekerin %40, kahvenin ise %60 kadarını üretmişti.
Bağımsızlık
1789 Fransız İhtilali Saint Domingue'nin kaderini de kökten etkiledi. Fakir ve zengin beyazlar, devrim sonrası yasalara göre koloninin nasıl yönetileceği konusunda anlaşmazlığa düştüler. Bu arada, kölelikten kurtulmuş siyahlar ve yerliler, ihtilalin getirdiği Vatandaş ve İnsan Hakları Bildirgesine göre kendilerinin de Fransız vatandaşı olduklarını ileri sürdüler. Bu arada Haiti İsyanı'nı başlatan köleler Haitili liderler Toussaint L'Ouverture, Jean-Jacques Dessalines ve Henri Christophe önderliğinde bir silahlı güç haline geldiler. Yerliler ordusu Fransız güçleri ile Napoleon Bonapart'ın 1803'te gönderdiği orduyu yendi. Bunların sonucunda Haiti kendi yerli ismiyle 1804'te bağımsızlığını ilan etti. General Dessalines yönetimi eline aldı ve 1805'te Anayasa ilan etti. Anayasaya göre herkes din özgürlüğüne sahipti ve herkes Haitili "siyah" olarak tanımlandı.
Haiti bağımsızlığına rağmen 1826'da Panama'da yapılan bağımsız Amerika ülkeleri toplantısına dahil edilmedi ve ABD tarafından 1862'ye kadar tanınmadı. I.Dünya Savaşı'nda 1915 yılından 1934'e kadar ABD haksız bir şekilde Haiti'yi işgal ve kontrol altında tuttu. Haiti 20.yüzyıl boyunca da darbe, katliam ve iç savaşlardan kurtulamadı.
Haiti'nin asıl yerli halkı Arawak (ya da Taíno)'lardır. Kristof Kolomb'un 1492'de yeni dünyanın keşfinden sonra adaya Hispaniola adı verilmişti.
17. ve 18. yüzyıllarda adanın bugünkü Haiti olan 3'te 1'lik batı kısmı Fransız deniz korsanlarının eline geçti. Fransızlar burayı İspanyol ve İngiliz gemilerini taciz etmek için kullandılar. Daha sonra, Saint-Domingue adını verdikleri adanın bu kısmında şeker ve kahve üretimine başladılar.
Fransız İmparatorluğunun 18.yüzyıldaki en zengin sömürgelerinden biri haline gelen Saint-Domingue, 1780'lerde Avrupa'da tüketilen şekerin %40, kahvenin ise %60 kadarını üretmişti.
Bağımsızlık
1789 Fransız İhtilali Saint Domingue'nin kaderini de kökten etkiledi. Fakir ve zengin beyazlar, devrim sonrası yasalara göre koloninin nasıl yönetileceği konusunda anlaşmazlığa düştüler. Bu arada, kölelikten kurtulmuş siyahlar ve yerliler, ihtilalin getirdiği Vatandaş ve İnsan Hakları Bildirgesine göre kendilerinin de Fransız vatandaşı olduklarını ileri sürdüler. Bu arada Haiti İsyanı'nı başlatan köleler Haitili liderler Toussaint L'Ouverture, Jean-Jacques Dessalines ve Henri Christophe önderliğinde bir silahlı güç haline geldiler. Yerliler ordusu Fransız güçleri ile Napoleon Bonapart'ın 1803'te gönderdiği orduyu yendi. Bunların sonucunda Haiti kendi yerli ismiyle 1804'te bağımsızlığını ilan etti. General Dessalines yönetimi eline aldı ve 1805'te Anayasa ilan etti. Anayasaya göre herkes din özgürlüğüne sahipti ve herkes Haitili "siyah" olarak tanımlandı.
Haiti bağımsızlığına rağmen 1826'da Panama'da yapılan bağımsız Amerika ülkeleri toplantısına dahil edilmedi ve ABD tarafından 1862'ye kadar tanınmadı. I.Dünya Savaşı'nda 1915 yılından 1934'e kadar ABD haksız bir şekilde Haiti'yi işgal ve kontrol altında tuttu. Haiti 20.yüzyıl boyunca da darbe, katliam ve iç savaşlardan kurtulamadı.
Yorumlar
Yorum Gönder