Ana içeriğe atla

Kadastro nedir? Mısır Piramitleriyle ilgisi

Yüzey ve engebeleri inceleme, yükseltileri hesaplama metodudur. Dünya üzerindeki tabiî ve yapma engebelerin harita ve plânlarda belirtilmesi gâyesiyle bu husus devlet tarafından tesbit edilmiştir. Kadastronun gâyesi sağlam ve açık bir tapu sicili sistemi kurmaktır.
Târihî belgelerden anlaşıldığına göre kadastro ile ilgilenen ve bunu geliştiren eski Mısırlılardır. Mısır piramitlerin iri yapılması, kadastro tekniğinin uygulanması ile mümkün olmuştur. Bunun yanısıra Romalılarda da sınırları ve yeni şehirlerin kurulacağı yerleri belirtmek için veya yolların ve su kemerlerinin yapımında kadastro metodundan istifâde edilmiştir.
Osmanlı Devletinde tapu siciline âit kayıtlara Kânûnî Sultan Süleymân Han zamânında başlanmıştır. Bunlar 2320 cilt olarak Ankara’da “kuyûdât-ı kadîme” denilen eski kayıtlar mahzeninde saklanmaktadır. Tapu ile ilgili kânun hükmünde irâde ve fermanlarla, târifnâme ve tâlimatnâmeler olmuştur. 1858’de Arâzi Kânunu çıkarılmıştır. Buna göre arâzi beşe ayrılmıştır. 1) Mülki arâzi, 2) Askerî arâzi, 3) Vakıf arâzi, 4) Kamu arâzisi, 5) Ölü arâzi.
İlk kadastro çalışmaları Sultan İkinci Abdülhamîd Han devrinde başlamıştır ve hâlen kadastroculuk Türkiye’de uygulanmaktadır.
Kadastroculuğun esâsı geometri kânunlarına dayandırılmıştır. Kadastroda, engebe belirleme işlemi basit bir çelik metreyle gerçekleştirilir. Buna “Zincir Eğrisi Kadastroculuğu” adı verilmektedir. “Teodolit Çapraz Kadastroculuğu” diye bilinen kadastroculuk ise uzaklıkların yanı sıra açıların da yeraçı ölçeri ölçümünü gerçekleştirmeye yarar. Yalnızca açıların ölçülmesine dayanan kadastroculuğa da “Teodolit Arakesit Kadastroculuğu” denir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SULTANAHMET: Rakka hakkında bilgi ve Rakka ne demek?

SULTANAHMET: Rakka hakkında bilgi ve Rakka ne demek? : Rakka hakkında bilgi ve Rakka ne demek? Rakka ne demektir? Rakka nerede bulunuyor, haritadaki yeri neresi? Tarihi hakkında bilgi. Osmanlılar’da sürgün yeri Rakka neresidir? Rakka'da faal olan gruplar hangileridir... Rakka kelimesinin bir çok anlamı vardır. Rakka ya da Ar-Rakkah (Arapça: الرقة). Kelime anlamı vadi arasındaki çukur demektir. Yazın kuruyan en küçük akarsu yatağına denir. Çinko veya kiremit yola rakka denir. Bir yerin adıdır. Usta büyücü anlamlarını taşır. Sel olduğunda üzerine yayılan araziye denir. Suriye'nin kuzeyinde, Fırat nehrine sınırı olun tarihi bir şehirdir. Yağmur sularını gidere veren çinko veya kiremit maddeyi denir.

UÇK kurucusu Adem JASHARI kimdir?

Adem Jashari (Kasım 28, 1955 - Mart 7, 1998) Kosova'nın Drenica şehrinin Prekaz köyünde doğdu. Kosova Kurtuluş Ordusu'nun (UÇK) Zahir Pajaziti ile birlikte baş mimarlarındandı. UÇK-Drenica bölgesinin baş komutanıydı. Adem Jashari (Adem Yaşari) kardeşi Hamza Jashari ile birlikte Sırp soykırımcı güçlerinin katliamına uğradı. Katliamın Başlangıcı Tarih 5 Mart 1998. Adem`in evi kuşatılmıştır. Binlerce sırp askeri ve polisi evin etrafını sarmıştır ve kaçış mümkün değildir. Zaten Adem ölmeye karar vermiştir. Olay yerinden birkaç kilometre uzakta bulunan bir UÇK birliği müdahele etmeye karar veriyor. Adem Jashari ile bu birliğin arasıda telsizde geçen konuşmalar aşağıda ki gibidir : UÇK askerleri - ”Komutanımız! Dinliyor musunuz?” Adem Jashari - “Evet, sizi dinliyorum.” UÇK askerleri - “Direnin Komutan, direnin! Yardıma gelmeye hazırız. Bekleyin Komutan!” Adem Jashari - “Hayır. Kesinlikle olmaz. Sayıları çok, her türlü ağır silahları var. Ben son mermime kadar savaşacağım. Siz olduğun

İngilizler hakkında bilgi

1500'lerde İngiltere'de işler şöyle yapılıyordu: İnsanların çoğu Haziran'da evleniyordu Çünkü senelik banyolarını Mayıs ayında yapıyorlar, Haziran'da hala çok kötü kokmuyorlardı . Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu. Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük bir fıçıdan meydana geliyordu.. Evin erkeği temiz suyla yıkanma imtiyazına sahipti. Ondan sonra oğullarıve diğer erkekler, daha sonra kadınlar, sonra çocuklar ve en son olarak ta bebekler aynı suda yıkanıyordu. Bu esnada su o kadar kirli hale geliyordu ki içinde gerçekten bir şeyleri kaybetmek mümkündü. İngilizce'deki 'banyo suyuyla birlikte bebeği de atmayın' (Don't throw the baby out with the bathwater) deyimi buradan gelmektedir. Evlerin çatıları üst üste yığılmış kamıştan yapılıyor, kamışların altında tahta bulunmuyordu. Burası hayvanların ısınabilecekleri tek yer olduğu için bütün kediler, köpekler ve d